Damla
New member
Bir Su Dalgası, Bir Yılgınlık: Perma Hikâyesi
Sizlere, başıma gelen biraz karmaşık, ama bir o kadar da içimi ısıtan bir hikâye anlatmak istiyorum. Belki de bu, her birimizin aslında zaman zaman yaşadığı küçük hayal kırıklıklarının ve çözüm odaklı düşünmenin bir yansımasıdır. Hikâyenin içinde bir kadının hayallerinin ve bir erkeğin stratejik düşünüşünün nasıl birleştiğini görmek, bence hepimiz için öğretici olacak.
Hadi gelin, başımıza gelen bu "su dalgası perma" macerasına birlikte bakalım.
Bir Kadın, Bir Düş ve Bir Perma Arzusu
Öncelikle, bu hikâye benim ve bir arkadaşımın üzerine kurulu. Adı Elif. Benden çok daha önce saçlarını uzun tutmayı tercih etmiş birisi. Yani, saçı, bir kadın için en önemli aksesuarlarından biri olarak hep öne çıkmıştı. Son zamanlarda ise, sık sık "su dalgası perma" fikrini dile getiriyordu. Bu, onun bir süredir peşinden koştuğu bir hayaldi. Çünkü saçlarını düz tutmanın, yaşamındaki monotonluğu da beraberinde getirdiğini hissediyordu.
Bir gün, Elif bana sabah mesaj attı: “Bana yardımcı olur musun? Bu su dalgası permayı düşünüyorum, ama çok pahalı ve aslında ne kadar süreceğinden de emin değilim. Hem fiyatı ne kadar olabilir ki?” Ben, Elif’in sürekli denemek istediği yeni şeylere duyduğu hayranlıkları çok iyi biliyordum. Hemen ona cevap verdim: "Perma? Gerçekten mi? O kadar da pahalı olacağını sanmam, ama bir fiyat alalım, belki daha uygun bir seçenek buluruz."
İşte o an, Elif’in kafasında bir soru işareti daha doğmuştu: “Ne kadar harcayabilirim?”
Erkeğin Mantıklı Yaklaşımı: 'Hesaplama Zamanı'
Bir erkeğin bakış açısından bakıldığında, bir şeyin yapılabilirliği çoğu zaman mantık ve stratejiyle ölçülür. O yüzden ben, Elif’in isteği üzerine önce internette biraz araştırma yaptım. "Su dalgası perma" nedir, nasıl yapılır, ne kadar sürer, hangi salonda yapılabilir… Hepsini öğrendim. Fiyatlar değişiklik gösteriyor, çünkü kullanılan ürünler ve salonun konumu buna etki ediyordu. Ancak genel olarak fiyatlar 500 TL ile 1500 TL arasında değişiyordu.
Benim için sorun basitti: "Peki, bu perma, Elif’in istediği değişimi sağlayacak mı? Bir hafta sonra, o kadar para verdiğine değdiğini hissedecek mi?" Kendimce çözüm odaklı düşündüm ve Elif’e şöyle dedim: "Bak, bu işin uzmanı bir kuaförle görüş. Ama bence bu kadar para vermek yerine, belki geçici bir çözüm de işini görebilir."
Elif'in kafasında soru işaretleri arttıkça, ben çözüm önerileri sunmaya devam ettim. “Belki bir perma testini ucuz bir yerden yaparsın, sonra bütçene göre daha iyisini tercih edersin.”
Kadının İçsel Düşüncesi: 'Duygusal Tatmin'
Elif, kuaför araştırmalarını yaparken, bunun arkasındaki duygusal motivasyonu bana anlatmaya başladı. Saçlarını değiştirme isteği, yalnızca estetik bir karar değildi. Hayatında bazı belirsizlikler, işte o yüzden yeni bir başlangıç yapma düşüncesi vardı. Bu perma, onun için sadece bir saç modeli değildi. Bir çeşit özgürlük arayışıydı. Her kadın gibi, duygusal bir anlam yüklüyordu o şekillendirilmiş saçlara. O an, Elif’in gözlerinde bir anlam arayışı görüyordum.
Bana “Bu, sadece dış görünüşümü değiştirmek değil. Kendimi de değiştiriyorum” dediğinde, fark ettim ki aslında sadece bir saç biçimi seçmekten daha fazlasını arıyordu. "Elif, bu değişim sana kendini daha iyi hissettirecekse, o zaman para önemli değil. Sen ne istiyorsan, yap" dedim, bir erkek olarak belki de başka bir şekilde çözüm sundum. Ama Elif, mantıklı düşünmekte hala zorlanıyordu.
Bir Sonuç: Fiyatlar ve Sonuçlar
Sonunda, Elif saçlarını permaya sokmaya karar verdi. Fiyatı biraz fazla bulsa da, sonunda duygusal tatminin karşısında hiçbir şeyin anlam ifade etmeyeceğini kabul etti. Şaşırtıcı bir şekilde, sonuç tatmin ediciydi. O, saçlarındaki dalgaları hissettikçe, aslında hayatında yaşadığı değişimlerle barıştığını fark etti.
Birkaç hafta sonra, yine konuştuk. "Fiyat ne kadar olursa olsun, kendimi daha iyi hissediyorum, çünkü dışımda bir değişim oldu ve bu içimdeki o belirsizliği yansıttı" dedi.
Elif’in hikâyesi belki de hayatın her alanında karşımıza çıkan duygusal ve mantıklı seçimler arasında bir denge kurmamız gerektiğini gösteriyor. Bir erkeğin bakış açısıyla bakıldığında, çözüm odaklı yaklaşmak bazen bizi hızlıca sonuca götürebilir. Ama bir kadının bakış açısı da, her zaman duygularıyla bir karar verirken, o kararın içsel anlamını da bulmak ister.
Bize bu kararlar ne kadar önemliyse, bazen herkesin bakış açısını anlamak ve duygusal ihtiyaçları göz önünde bulundurmak da bir o kadar önemlidir. Elif, sonradan bana “Saçlarım sadece dış görünüşümü değil, içimdeki değişimi de simgeliyor” dediğinde, aslında hepimizin neyi tercih ettiğimize ve neden böyle bir karar verdiğimize dair önemli bir hatırlatma yapmış oldu.
Forumdaşlarla Paylaşmak İstediğim Duygusal Bir Anı
Şimdi, forumdaki arkadaşlarım, bu konu hakkında düşüncelerinizi merak ediyorum. Sizler, kendi hayatınızda benzer duygusal kararlar aldığınızda nasıl yaklaşıyorsunuz? Erkeklerin mantıklı çözüm odaklı bakış açısı ile kadınların daha duygusal, ilişkisel bakış açıları arasında sizce bir denge nasıl kurulabilir?
Hikâyemi paylaşırken, aslında sizlere bir şeyler anlatmak istedim: Yaşamda en iyi kararları vermek bazen başkalarının bakış açılarından bir şeyler öğrenmekle mümkündür. Şimdi, sizler de paylaşmak isterseniz, benimle…
Sizlere, başıma gelen biraz karmaşık, ama bir o kadar da içimi ısıtan bir hikâye anlatmak istiyorum. Belki de bu, her birimizin aslında zaman zaman yaşadığı küçük hayal kırıklıklarının ve çözüm odaklı düşünmenin bir yansımasıdır. Hikâyenin içinde bir kadının hayallerinin ve bir erkeğin stratejik düşünüşünün nasıl birleştiğini görmek, bence hepimiz için öğretici olacak.
Hadi gelin, başımıza gelen bu "su dalgası perma" macerasına birlikte bakalım.
Bir Kadın, Bir Düş ve Bir Perma Arzusu
Öncelikle, bu hikâye benim ve bir arkadaşımın üzerine kurulu. Adı Elif. Benden çok daha önce saçlarını uzun tutmayı tercih etmiş birisi. Yani, saçı, bir kadın için en önemli aksesuarlarından biri olarak hep öne çıkmıştı. Son zamanlarda ise, sık sık "su dalgası perma" fikrini dile getiriyordu. Bu, onun bir süredir peşinden koştuğu bir hayaldi. Çünkü saçlarını düz tutmanın, yaşamındaki monotonluğu da beraberinde getirdiğini hissediyordu.
Bir gün, Elif bana sabah mesaj attı: “Bana yardımcı olur musun? Bu su dalgası permayı düşünüyorum, ama çok pahalı ve aslında ne kadar süreceğinden de emin değilim. Hem fiyatı ne kadar olabilir ki?” Ben, Elif’in sürekli denemek istediği yeni şeylere duyduğu hayranlıkları çok iyi biliyordum. Hemen ona cevap verdim: "Perma? Gerçekten mi? O kadar da pahalı olacağını sanmam, ama bir fiyat alalım, belki daha uygun bir seçenek buluruz."
İşte o an, Elif’in kafasında bir soru işareti daha doğmuştu: “Ne kadar harcayabilirim?”
Erkeğin Mantıklı Yaklaşımı: 'Hesaplama Zamanı'
Bir erkeğin bakış açısından bakıldığında, bir şeyin yapılabilirliği çoğu zaman mantık ve stratejiyle ölçülür. O yüzden ben, Elif’in isteği üzerine önce internette biraz araştırma yaptım. "Su dalgası perma" nedir, nasıl yapılır, ne kadar sürer, hangi salonda yapılabilir… Hepsini öğrendim. Fiyatlar değişiklik gösteriyor, çünkü kullanılan ürünler ve salonun konumu buna etki ediyordu. Ancak genel olarak fiyatlar 500 TL ile 1500 TL arasında değişiyordu.
Benim için sorun basitti: "Peki, bu perma, Elif’in istediği değişimi sağlayacak mı? Bir hafta sonra, o kadar para verdiğine değdiğini hissedecek mi?" Kendimce çözüm odaklı düşündüm ve Elif’e şöyle dedim: "Bak, bu işin uzmanı bir kuaförle görüş. Ama bence bu kadar para vermek yerine, belki geçici bir çözüm de işini görebilir."
Elif'in kafasında soru işaretleri arttıkça, ben çözüm önerileri sunmaya devam ettim. “Belki bir perma testini ucuz bir yerden yaparsın, sonra bütçene göre daha iyisini tercih edersin.”
Kadının İçsel Düşüncesi: 'Duygusal Tatmin'
Elif, kuaför araştırmalarını yaparken, bunun arkasındaki duygusal motivasyonu bana anlatmaya başladı. Saçlarını değiştirme isteği, yalnızca estetik bir karar değildi. Hayatında bazı belirsizlikler, işte o yüzden yeni bir başlangıç yapma düşüncesi vardı. Bu perma, onun için sadece bir saç modeli değildi. Bir çeşit özgürlük arayışıydı. Her kadın gibi, duygusal bir anlam yüklüyordu o şekillendirilmiş saçlara. O an, Elif’in gözlerinde bir anlam arayışı görüyordum.
Bana “Bu, sadece dış görünüşümü değiştirmek değil. Kendimi de değiştiriyorum” dediğinde, fark ettim ki aslında sadece bir saç biçimi seçmekten daha fazlasını arıyordu. "Elif, bu değişim sana kendini daha iyi hissettirecekse, o zaman para önemli değil. Sen ne istiyorsan, yap" dedim, bir erkek olarak belki de başka bir şekilde çözüm sundum. Ama Elif, mantıklı düşünmekte hala zorlanıyordu.
Bir Sonuç: Fiyatlar ve Sonuçlar
Sonunda, Elif saçlarını permaya sokmaya karar verdi. Fiyatı biraz fazla bulsa da, sonunda duygusal tatminin karşısında hiçbir şeyin anlam ifade etmeyeceğini kabul etti. Şaşırtıcı bir şekilde, sonuç tatmin ediciydi. O, saçlarındaki dalgaları hissettikçe, aslında hayatında yaşadığı değişimlerle barıştığını fark etti.
Birkaç hafta sonra, yine konuştuk. "Fiyat ne kadar olursa olsun, kendimi daha iyi hissediyorum, çünkü dışımda bir değişim oldu ve bu içimdeki o belirsizliği yansıttı" dedi.
Elif’in hikâyesi belki de hayatın her alanında karşımıza çıkan duygusal ve mantıklı seçimler arasında bir denge kurmamız gerektiğini gösteriyor. Bir erkeğin bakış açısıyla bakıldığında, çözüm odaklı yaklaşmak bazen bizi hızlıca sonuca götürebilir. Ama bir kadının bakış açısı da, her zaman duygularıyla bir karar verirken, o kararın içsel anlamını da bulmak ister.
Bize bu kararlar ne kadar önemliyse, bazen herkesin bakış açısını anlamak ve duygusal ihtiyaçları göz önünde bulundurmak da bir o kadar önemlidir. Elif, sonradan bana “Saçlarım sadece dış görünüşümü değil, içimdeki değişimi de simgeliyor” dediğinde, aslında hepimizin neyi tercih ettiğimize ve neden böyle bir karar verdiğimize dair önemli bir hatırlatma yapmış oldu.
Forumdaşlarla Paylaşmak İstediğim Duygusal Bir Anı
Şimdi, forumdaki arkadaşlarım, bu konu hakkında düşüncelerinizi merak ediyorum. Sizler, kendi hayatınızda benzer duygusal kararlar aldığınızda nasıl yaklaşıyorsunuz? Erkeklerin mantıklı çözüm odaklı bakış açısı ile kadınların daha duygusal, ilişkisel bakış açıları arasında sizce bir denge nasıl kurulabilir?
Hikâyemi paylaşırken, aslında sizlere bir şeyler anlatmak istedim: Yaşamda en iyi kararları vermek bazen başkalarının bakış açılarından bir şeyler öğrenmekle mümkündür. Şimdi, sizler de paylaşmak isterseniz, benimle…