zenrcade
Active member
Yıllarca çatı katlarında yaşadıktan sonra – önce New York’ta, ardından Arlington, Virginia’da – Nicole Lanteri ve Aaron Trent bir ev ve evin getirdiği tüm olanaklar için hazırdı: duvarları ve kapıları olan ayrı odalar, dış mekanlar, manzaralı pencereler farklı yönlerden.
Washington merkezli iç tasarım stüdyosu Nicole Lanteri Design’ın kurucusu 44 yaşındaki Bayan Lanteri, “Ama büyük bir ev istemedim çünkü sadece ikimiz varız” dedi. “Aslında asıl zorluk buydu: kasabaya yakın ama şehir evi olmayan daha küçük bir ev bulmak çünkü her taraftan pencereler istiyordum.”
Zor bir görevdi, ancak Arlington’ın Ashton Heights Tarihi Bölgesi’nde bir kilise ile yapraklı bir mezarlık arasında duran 1.600 metrekarelik bir 1938 tuğla ev keşfettiklerinde, bunun potansiyeli olduğunu anladılar. Görüntüledikten sonra geri dönüş olmadığına karar verdiler.
Bayan Lanteri, “Cumartesi günü sabah 5:00’te gördük ve çok güzel bir ışık ve bir bahçe vardı” dedi. “Çok iyi bakıldı ve başından beri parladı. Biz sadece aşık olduk.
Çiftin emlakçısı, bir mezarlığın yanında yaşamanın rahat olup olmayacağını sordu, ancak yeşil alanı bir varlık olarak gördüler. Bayan Lanteri’nin şirketinin finans müdürü olan 46 yaşındaki Bay Trent, “Burası bir arboretum ve gül bahçesi olan yüz yıllık güzel bir mezarlık” dedi. “Harika çıktı.”
Çift, Temmuz 2018’de 920.000 $ ödeyerek evi, seçici yenileme ve dekorasyon yoluyla üzerine damgasını vurmayı planlayarak kapattı. Bayan Lanteri, “Yalnızca iki kapının olduğu bir çatı katından geldiğim için, daha fazla kapı, duvar ve kapalı bir mutfağa sahip olduğum için gerçekten heyecanlandım,” dedi. “Çok yemek yapıyoruz, bu yüzden açık bir kat planının olmaması oldukça güzeldi.”
Mevcut mutfaktan memnun değildi, bu yüzden bu onun ilk projesi oldu. “Müteahhitimiz geldi ve kapattığımız gün gösterdi” dedi.
Yeni bir görünüm için, Ann Sacks tarafından büyük boy mermer agregalı siyah beyaz terrazzo döşeme, kireç yeşili lake dolaplar ve beyaz mermer bir tezgah ve pencerelerin etrafına sığacak şekilde kesilmiş bir sıçrama tahtası yerleştirdi.
Bu proje yaklaşık altı hafta sürdü. Sonra çift taşındı ve yavaş yavaş başka değişiklikler yaptı. Oturma odasında mevcut mimariyi korudular, ancak dramatik bir etki yaratmak için renk kullandılar, duvarları koyu griye ve şömine rafını mutfakta kullanılan limon yeşilinin aynısına boyadılar. Sonra kitapları tavana yığdılar. İçki dolabı görevi gören bir konsolun üzerine, Bayan Lanteri’nin eski bir çekmecede keşfettiği evin çerçeveli planlarından oluşan bir ızgara yerleştirdiler. Yemek odasını modernize etmek için, Manuel Canova’nın Paris çatılarını tasvir eden duvar kağıdını ve Louis Poulsen imzalı Patera sarkıt lambayı eklediler.
Alt katta, pembe kuruş kiremitli bir duşun hemen önünde siyah-beyaz altıgen mozaik karolarla “Ooh La La” ifadesini heceledikleri bir banyonun bitişiğinde bir medya odası oluşturdular.
Bayan Lanteri, “Biz sadece eğlenmek istedik” dedi.
Ayrıca açık hava bezelye çakıl verandasına giden bir merdiven boşluğunun duvarlarına grafik siyah ve beyaz fayanslar eklediler.
Üst katta, odalardan birini Cole & Son Woods duvar kağıdı ve ilham verici sanat eserleri ve hatıralarla dolu galeri duvarlarıyla bir ev ofisine dönüştürmeden önce yeniden cilaladıkları parke zeminleri ortaya çıkarmak için halıları söktüler. Bayan Lanteri, “Bunların hepsi bizim en sevdiğimiz parçalar,” dedi, “yurt dışında okuduğumuz anılar, nişanlandığımız yer ve çocukken yaptığım sanat.”
Ana banyo makyajı son büyük görevdi. Orada, bir yapı malzemeleri yeniden kullanım merkezi olan Community Forklift’te buldukları şam duvar kağıdını andıran altın ve krem renkli seramik karolar; House of Hackney imzalı çiçekli duvar kağıdı; ve kapı ve raflarda yaprak dökmeyen boya.
Bitirdiklerinde Bayan Lanteri ve Bay Trent yaklaşık 200.000 $ harcamışlardı. Artık bir çatı katı yerine bir evde yaşamak “hayal edebileceğimizden daha iyi görünüyor” dedi.
Salgını tahmin edememiş olsalar da hamlelerinin zamanlaması tesadüfiydi.
Trent, “Covid ve daha fazla uzaktan çalışma ile dünyanın değişen şekliyle, günün farklı saatlerinde verandada çalışabilmek veya sadece evin içinde dolaşabilmek harika,” dedi. “Verandamız var, verandamız var, ön bahçemiz var ve arka bahçemiz var. Bu gerçekten harika.”
Konut gayrimenkul haberleriyle ilgili haftalık e-posta güncellemelerini almak için buradan kaydolun.
Washington merkezli iç tasarım stüdyosu Nicole Lanteri Design’ın kurucusu 44 yaşındaki Bayan Lanteri, “Ama büyük bir ev istemedim çünkü sadece ikimiz varız” dedi. “Aslında asıl zorluk buydu: kasabaya yakın ama şehir evi olmayan daha küçük bir ev bulmak çünkü her taraftan pencereler istiyordum.”
Zor bir görevdi, ancak Arlington’ın Ashton Heights Tarihi Bölgesi’nde bir kilise ile yapraklı bir mezarlık arasında duran 1.600 metrekarelik bir 1938 tuğla ev keşfettiklerinde, bunun potansiyeli olduğunu anladılar. Görüntüledikten sonra geri dönüş olmadığına karar verdiler.
Bayan Lanteri, “Cumartesi günü sabah 5:00’te gördük ve çok güzel bir ışık ve bir bahçe vardı” dedi. “Çok iyi bakıldı ve başından beri parladı. Biz sadece aşık olduk.
Çiftin emlakçısı, bir mezarlığın yanında yaşamanın rahat olup olmayacağını sordu, ancak yeşil alanı bir varlık olarak gördüler. Bayan Lanteri’nin şirketinin finans müdürü olan 46 yaşındaki Bay Trent, “Burası bir arboretum ve gül bahçesi olan yüz yıllık güzel bir mezarlık” dedi. “Harika çıktı.”
Çift, Temmuz 2018’de 920.000 $ ödeyerek evi, seçici yenileme ve dekorasyon yoluyla üzerine damgasını vurmayı planlayarak kapattı. Bayan Lanteri, “Yalnızca iki kapının olduğu bir çatı katından geldiğim için, daha fazla kapı, duvar ve kapalı bir mutfağa sahip olduğum için gerçekten heyecanlandım,” dedi. “Çok yemek yapıyoruz, bu yüzden açık bir kat planının olmaması oldukça güzeldi.”
Mevcut mutfaktan memnun değildi, bu yüzden bu onun ilk projesi oldu. “Müteahhitimiz geldi ve kapattığımız gün gösterdi” dedi.
Yeni bir görünüm için, Ann Sacks tarafından büyük boy mermer agregalı siyah beyaz terrazzo döşeme, kireç yeşili lake dolaplar ve beyaz mermer bir tezgah ve pencerelerin etrafına sığacak şekilde kesilmiş bir sıçrama tahtası yerleştirdi.
Bu proje yaklaşık altı hafta sürdü. Sonra çift taşındı ve yavaş yavaş başka değişiklikler yaptı. Oturma odasında mevcut mimariyi korudular, ancak dramatik bir etki yaratmak için renk kullandılar, duvarları koyu griye ve şömine rafını mutfakta kullanılan limon yeşilinin aynısına boyadılar. Sonra kitapları tavana yığdılar. İçki dolabı görevi gören bir konsolun üzerine, Bayan Lanteri’nin eski bir çekmecede keşfettiği evin çerçeveli planlarından oluşan bir ızgara yerleştirdiler. Yemek odasını modernize etmek için, Manuel Canova’nın Paris çatılarını tasvir eden duvar kağıdını ve Louis Poulsen imzalı Patera sarkıt lambayı eklediler.
Alt katta, pembe kuruş kiremitli bir duşun hemen önünde siyah-beyaz altıgen mozaik karolarla “Ooh La La” ifadesini heceledikleri bir banyonun bitişiğinde bir medya odası oluşturdular.
Bayan Lanteri, “Biz sadece eğlenmek istedik” dedi.
Ayrıca açık hava bezelye çakıl verandasına giden bir merdiven boşluğunun duvarlarına grafik siyah ve beyaz fayanslar eklediler.
Üst katta, odalardan birini Cole & Son Woods duvar kağıdı ve ilham verici sanat eserleri ve hatıralarla dolu galeri duvarlarıyla bir ev ofisine dönüştürmeden önce yeniden cilaladıkları parke zeminleri ortaya çıkarmak için halıları söktüler. Bayan Lanteri, “Bunların hepsi bizim en sevdiğimiz parçalar,” dedi, “yurt dışında okuduğumuz anılar, nişanlandığımız yer ve çocukken yaptığım sanat.”
Ana banyo makyajı son büyük görevdi. Orada, bir yapı malzemeleri yeniden kullanım merkezi olan Community Forklift’te buldukları şam duvar kağıdını andıran altın ve krem renkli seramik karolar; House of Hackney imzalı çiçekli duvar kağıdı; ve kapı ve raflarda yaprak dökmeyen boya.
Bitirdiklerinde Bayan Lanteri ve Bay Trent yaklaşık 200.000 $ harcamışlardı. Artık bir çatı katı yerine bir evde yaşamak “hayal edebileceğimizden daha iyi görünüyor” dedi.
Salgını tahmin edememiş olsalar da hamlelerinin zamanlaması tesadüfiydi.
Trent, “Covid ve daha fazla uzaktan çalışma ile dünyanın değişen şekliyle, günün farklı saatlerinde verandada çalışabilmek veya sadece evin içinde dolaşabilmek harika,” dedi. “Verandamız var, verandamız var, ön bahçemiz var ve arka bahçemiz var. Bu gerçekten harika.”
Konut gayrimenkul haberleriyle ilgili haftalık e-posta güncellemelerini almak için buradan kaydolun.