Sekkoz
Member
TELKODER: Telekomünikasyon sektörünün gücü Türkiye’nin ekonomik gücünü destekleyecek class=”medyanet-inline-adv”>
26 Haziran 2002 yılında kurulan ve yerde sene 20. yaşını kutlayan Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), 2021 yılı Telekomünikasyon Sektörü Düzenlemelerine Yönelik Değerlendirmeler Raporu’nu sektör ve kamuoyuyla paylaştı. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) verilerine bakıldığında 2021’dahi telekomünikasyon sektörü toplam gelirleri 92,37 milyar TL oldu. Yıllık ortalama abd kuru ile hesaplandığında ise 10,41 milyar dolarlık büyüklüğe sahip tek pazardan söz ediliyor. Bu noktada son 5 yılın verilerine bakıldığında; 2016’bile 15,06 milyar abd, 2017’dahi 14,01 milyar abd, 2018’dahi 12,25 milyar abd, 2019’bile 11,74 milyar abd, 2020’dahi 10,98 milyar abd ve 2021’dahi 10,41 milyar abd anıtsal olan ve abd bazında sürekli sakıt tek pazar geliri ortaya çıkıyor.
class=”medyanet-inline-adv”>
TELKODER uzmanlarınca Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) enflasyon verileri kullanılarak yapılan başka tek hesaplamaya göre enflasyon etkisinden arındırılmış pazar anıtsal ise 13,45 Milyar TL oldu.
Telekomünikasyon sektörünün Türkiye için kritik rolünün pandemi sürecinde tek kez henüz net arifane görüldüğünü ve 2003 yılından festekiz sektörde uyanıklık maden seviyede tek nema olmadığını söyleyen TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci: “2003 yılında 14,98 milyar TL olan enflasyondan arındırılmış elektronik haberleşme gelirinin 2021 yılında 13,45 milyar TL olduğu ortaya çıkıyor. TELKODER olarak 20 yıldır sektörün gelişmesi ve layık olduğu konuma gelmesi için hep doğruları işaret ediyoruz. Artık sektörümüzün fiber su gibi önemli bazen sorunları ve hal hedefleri Cumhurbaşkanı nezdinde dile getiriliyor. Bu yaklaşımlar umarız ki sektörün büyümesinde yaşanan tüm sorunların gözlemci değerlendirilmesini ve sorunların çözülmesini sağlar. Hem karar vericileri hem sektör paydaşlarını gerçek rekabet ortamını destekleyecek yaklaşımları göstermeye çağırıyoruz. Zira, telekomünikasyon tüm abaşo alanlarıyla iş dünyasından eğitime kadar sayı sektörün altyapısı niteliğinde ve özellikle fiber su başdu olmak üzere telekomünikasyon sektörünün gücü Türkiye’nin ekonomik gücünü destekleyecek” dedi.
Alternatif İşletmecilerin Yatırım İştahı Desteklenmeliclass=”medyanet-inline-adv”>
Rapor incelendiğinde, geçmişten bugüne pazarda bağcıklı yetişkin cirolu işletmeciler sayılmazsa, sonradan kurulan ve yenilikçi yaklaşımlarla tüketicilere hizmet sunmaya odaklanan seçenek işletmecilerin 2021 toplam gelirlerinin 9,52 Milyar TL olduğu, 2002 yılında başlayan serbestleşme hareketinden bugüne kadar geçen 20 yılda seçenek işletmecilerin toplam sektör gelirleri içerisindeki payının muhtemel büyüklüğe ulaşmadığı ve sadece %10,3’lerde kalmış olduğu görülüyor.
BTK tarafından Kasım 2011’dahi kırılan fiber aranjman muafiyet kararının uygulama döneminde, Türk Telekom’un yatırımlarında önemli miktarda artım yaşanmadığı uyanıklık çekerken, fiber kararının uygulamada olduğu dönemler olan 2011-2016 arasında Türk Telekom’un yatırımlarında sadece %6’lık tek artım olduğu ortaya çıkıyor. 2021 yılında Türk Telekom’un 4,8 Milyar TL yatırım yaptığı görülürken, seçenek işletmecilerin yatırım miktarı 6,8 Milyar TL olarak kayıtlara geçiyor. TELKODER; “Ülkemizde su yatırımları yapılmasının önündeki engellere rağmen seçenek işletmecilerin yatırım iştahının oldukça fazla olduğu, söz konusu engellerin kaldırılması durumunda sayı henüz yetişkin yatırımlara hazır oldukları açık görülüyor” debba.
class=”medyanet-inline-adv”>
Sabit Ses Trafiğinde Dünyaya Göre Çılgın Bir Düşüş Yaşadık
Sabit ses trafiğine ilişkin verilere bakıldığında, 2010 yılından itibaren toplam ses trafiği içerisinde sabit ses trafiğinin sayı ciddi oranda düşmeye başladığı gözden kaçmıyor. Bu olumsuz hâl raporda şöyle özetleniyor: “Tüm materyalizm genel olarak sabit ses trafiğinin düşme eğilimi içinde olduğu bilinmekle beraberce ülkemizde düşüşün sayı henüz yetişkin olduğu görülüyor. Örneğin; Türkiye’dahi toplam trafiğin %1,6’sı sabit, %98,4’ü mobil trafik iken, İngiltere’dahi sabit trafik %19,14 mobil trafik %80,86 ve Avrupa Birliği’nde ise sabit trafik %20,37 mobil trafik %79,63’inci. Türkiye’dahi sabit trafikteki sayı hızlı düşüşün temel sebebinin pazardaki rekabet eksikliği olduğunu söylemek gerekiyor. Zira rekabetin gelişmediği pazarlarda, pazara yeni giren işletmecilerin fiyat ve kalite üzerindeki rekabetçi baskılarının sınırlı olması yerleşik işletmecinin Ar-Ge, yatırım ve tarife gibi sektörü büyütecek kararlarını olumsuz yönde etkiliyor”.
class=”medyanet-inline-adv”>
Yeni Yatırımlarla Büyüyecek Fiber Altyapı Gelecek İçin Çok Önemli
2020 yılında 82,4 Milyon olan toplam genişbant sürdürümcü sayısının 2021 yılında 88,1 Milyona ulaştığı açıklanmıştı. Ancak rapora bakıldığında, 2013 yılından sonra fiber sürdürümcü sayısındaki artım hızının ciddi ölçüde yavaşladığı görülüyor. 2021 yılı sonuna gelindiğinde artım hızının %5,8’açınık düşmesi uyanıklık çekiyor. TELKODER, fiber sürdürümcü sayısının kayda üstün oranda arttırılabilmesi için, fiber şebekenin hızla yaygınlaşması ve yerde kapsamda, yerli ve yabancı yatırımcıların fiber su kurma çalışmalarının önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini değerlendiriyor.
Toplam sabit genişbant aboneliği içinde fiber sürdürümcü sayısının oranı incelendiğinde 2021 yılı sonunda yerde oranın %26 olduğu ortaya çıkıyor. OECD verilerine göre ise yerde oran Kore’dahi %85, Litvanya’bile %77, İspanya’bile %76, Finlandiya’bile %58, Estonya’bile %43, Fransa’bile %40 olarak tespit ediliyor. Türkiye mevcut merkezde %32 olan OECD ortalamasının bile altında kalıyor.
class=”medyanet-inline-adv”>
Fiber uzunluklarına bakıldığında ise 2012 yılından sonra Türk Telekom’un fiber km artım oranının yavaşlamış olduğu açık görülüyor. 2009-2021 yılları arasında yani 12 yılda Türk Telekom fiber şebekesi %185,7 büyürken seçenek işletmecilerin fiber şebekelerinin %512,97 büyümesi raporda oldukça şaşırtıcı tek tespit olarak nitelendiriliyor. Düzenleyici tedbirlere ve ekonomik avantajlara rağmen Türk Telekom’un fiber şebekesinin yeteri kadar nema göstermediğine vurgu yapılan raporda düzenlemelerin uygulanmasının etkisiz kalması nedeniyle seçenek işletmecilerin istedikleri yatırımları yapamadıkları ifade ediliyor. Yeni yatırımların önünün açılmasının ve fiber yatırımlarının teşvik edilmesinin ülkemize global rekabette yetişkin güç katacağı belirtiliyor.
Uydu Haberleşmesi Çok Büyük Fırsatlar Barındırıyor
TELKODER Raporu, 2021 yılsonu itibariyle 15.163 uydu haberleşme hizmetleri abonesi bulunduğunu ortaya koyuyor. Türkiye üzerindeki uydu kapasitesi dikkate alındığında sürdürümcü sayısının geçtiğimiz yıllardaki gibi hala sayı az olması uyanıklık çekiyor. Çalışmada ayrıca, uydu sektörümüz ve onunla beraberce TÜRKSAT’ın iç ve hariç piyasadaki fırsatları kaçırdığı bile net arifane aktarılıyor. Bu doğrultuda, Uydu Haberleşme Sektörümüzün önünde yetişkin imkânlar olmasına rağmen, ihtiyaçların bile durduğu tek ortamda, gerekli adımların atılamadığı vurgulanıyor.
Geçtiğimiz yılki raporda olduğu gibi 2021 raporunda bile Dünya Elektronik Haberleşme Gelirleri/Uydu Haberleşme Gelirleri ve Türkiye’nin Elektronik Haberleşme Gelirleri/Uydu Haberleşme Gelirleri karşılaştırılmasına uyanıklık çekilerek çevre ülkeleriyle nitelik tek anıtsal yakalayabilmemiz için uydu sektörümüzün en rengi 10 kat büyümesi gerektiğine vurgu yapılıyor.
Yerli Veri Merkezleri Daha Fazla Desteklenmeli
TELKODER hazırladığı raporda veri merkezlerinin önemine uyanıklık çekiyor. Dünyada sadece az yetişkin işletmecinin içinde durduğu rekabetin, gerek bölgesel gerekse küresel veri ve biçimleri hizmetleri pazarını şekillendirdiği, teknik dünyasında köklü dönüşümlere neden olduğu paylaşılıyor. Yurttaşlarımız, üniversitelerimiz, kamu kurumlarımız ve şirketlerimiz, yerde yetişkin işletmecilerin yurtdışında bağcıklı veri merkezlerine veri tabanlarını yükleyerek, sanal sunucu, açınık-posta, veri depolama gibi sayı hizmeti kullanmak durumunda kalıyorlar. Bu hâl ülkemiz için başdu veri güvenliği olmak üzere sayı tehlike ve riskler doğuruyor. TELKODER yerde nedenle, konuyu her yönüyle ele saha (Veri Güvenliği, Kişisel Verilerin Korunması, Ticari Verilerin Korunması, Siber Güvenlik vb.) ve bazen uluslararası şirketlerin tekel davranışlarının önüne geçmek namına çabucacık Ulusal Veri Stratejimizi oluşturması gerektiğini savunuyor.
Veri Merkezi Stratejisine ilişkin raporda şu satırlara yer veriliyor: “Bu noktada en önemli hususların başında gelen konu; Microsoft Azure, Amazon AWS, Google ve Alibaba Cloud gibi yetişkin işletmecilerin Türkiye’dahi bağcıklı veri merkezi işletmecileri ile iş birliği yapmalarıdır. Ancak yerde sayede, kendi ekosistemimizi oluşturmuş, yurttaşlarımıza, üniversitelerimize, kamu kurumlarımıza ve şirketlerimize kendi topraklarımızda istedikleri hizmeti vermiş, vergisini devletimize ödeyen veri merkezi işletmecilerimizi büyütmüş ve en önemlisi dahi verilerimizi güven altına algan olabiliriz. Veri Merkezleri için Dijital Serbest Bölgeler oluşturulmalıdır. Dijital hizmet ihraç edebilmemiz açısından “Dijital Serbest Bölgeler” kavramının çalışılması ve hayata geçirilmesi ihtiyacı mevcuttur. 5 yıl süre ile veri merkezi personelinin gelir vergisinden %100 muafiyeti sağlanmalıdır. Sıfır maliyetli, uygun fiziksel şartlara sahip tarımsal/kampüs imkânı tanınmalıdır. Türkiye dışına satacağı servislerin gelirlerinde %100, Türkiye içerisine satacağı servislerin gelirlerinde %50 oranında vergi muafiyeti sağlanmalıdır. Anlaşmalı üniversiteler ve kurumlardan gerekli teknik personelin yetiştirilmesi şartı ile yerde personelin maaşlarında %50 oranında mevki desteği verilmelidir. Yeni yapılacak Veri Merkezleri, en rengi Uptime Institute, ANSI/TIA veya BICSI Tier III isteklerini karşılayacak nitelikte olmalıdır. Bu konuda Türk Standartları Enstitüsü (TSE), ülkemizin kendine ilgili Veri Merkezi Standartlarını oluşturmalıdır”.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.
26 Haziran 2002 yılında kurulan ve yerde sene 20. yaşını kutlayan Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), 2021 yılı Telekomünikasyon Sektörü Düzenlemelerine Yönelik Değerlendirmeler Raporu’nu sektör ve kamuoyuyla paylaştı. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) verilerine bakıldığında 2021’dahi telekomünikasyon sektörü toplam gelirleri 92,37 milyar TL oldu. Yıllık ortalama abd kuru ile hesaplandığında ise 10,41 milyar dolarlık büyüklüğe sahip tek pazardan söz ediliyor. Bu noktada son 5 yılın verilerine bakıldığında; 2016’bile 15,06 milyar abd, 2017’dahi 14,01 milyar abd, 2018’dahi 12,25 milyar abd, 2019’bile 11,74 milyar abd, 2020’dahi 10,98 milyar abd ve 2021’dahi 10,41 milyar abd anıtsal olan ve abd bazında sürekli sakıt tek pazar geliri ortaya çıkıyor.
class=”medyanet-inline-adv”>
TELKODER uzmanlarınca Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) enflasyon verileri kullanılarak yapılan başka tek hesaplamaya göre enflasyon etkisinden arındırılmış pazar anıtsal ise 13,45 Milyar TL oldu.
Telekomünikasyon sektörünün Türkiye için kritik rolünün pandemi sürecinde tek kez henüz net arifane görüldüğünü ve 2003 yılından festekiz sektörde uyanıklık maden seviyede tek nema olmadığını söyleyen TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci: “2003 yılında 14,98 milyar TL olan enflasyondan arındırılmış elektronik haberleşme gelirinin 2021 yılında 13,45 milyar TL olduğu ortaya çıkıyor. TELKODER olarak 20 yıldır sektörün gelişmesi ve layık olduğu konuma gelmesi için hep doğruları işaret ediyoruz. Artık sektörümüzün fiber su gibi önemli bazen sorunları ve hal hedefleri Cumhurbaşkanı nezdinde dile getiriliyor. Bu yaklaşımlar umarız ki sektörün büyümesinde yaşanan tüm sorunların gözlemci değerlendirilmesini ve sorunların çözülmesini sağlar. Hem karar vericileri hem sektör paydaşlarını gerçek rekabet ortamını destekleyecek yaklaşımları göstermeye çağırıyoruz. Zira, telekomünikasyon tüm abaşo alanlarıyla iş dünyasından eğitime kadar sayı sektörün altyapısı niteliğinde ve özellikle fiber su başdu olmak üzere telekomünikasyon sektörünün gücü Türkiye’nin ekonomik gücünü destekleyecek” dedi.
Alternatif İşletmecilerin Yatırım İştahı Desteklenmeliclass=”medyanet-inline-adv”>
Rapor incelendiğinde, geçmişten bugüne pazarda bağcıklı yetişkin cirolu işletmeciler sayılmazsa, sonradan kurulan ve yenilikçi yaklaşımlarla tüketicilere hizmet sunmaya odaklanan seçenek işletmecilerin 2021 toplam gelirlerinin 9,52 Milyar TL olduğu, 2002 yılında başlayan serbestleşme hareketinden bugüne kadar geçen 20 yılda seçenek işletmecilerin toplam sektör gelirleri içerisindeki payının muhtemel büyüklüğe ulaşmadığı ve sadece %10,3’lerde kalmış olduğu görülüyor.
BTK tarafından Kasım 2011’dahi kırılan fiber aranjman muafiyet kararının uygulama döneminde, Türk Telekom’un yatırımlarında önemli miktarda artım yaşanmadığı uyanıklık çekerken, fiber kararının uygulamada olduğu dönemler olan 2011-2016 arasında Türk Telekom’un yatırımlarında sadece %6’lık tek artım olduğu ortaya çıkıyor. 2021 yılında Türk Telekom’un 4,8 Milyar TL yatırım yaptığı görülürken, seçenek işletmecilerin yatırım miktarı 6,8 Milyar TL olarak kayıtlara geçiyor. TELKODER; “Ülkemizde su yatırımları yapılmasının önündeki engellere rağmen seçenek işletmecilerin yatırım iştahının oldukça fazla olduğu, söz konusu engellerin kaldırılması durumunda sayı henüz yetişkin yatırımlara hazır oldukları açık görülüyor” debba.
class=”medyanet-inline-adv”>
Sabit Ses Trafiğinde Dünyaya Göre Çılgın Bir Düşüş Yaşadık
Sabit ses trafiğine ilişkin verilere bakıldığında, 2010 yılından itibaren toplam ses trafiği içerisinde sabit ses trafiğinin sayı ciddi oranda düşmeye başladığı gözden kaçmıyor. Bu olumsuz hâl raporda şöyle özetleniyor: “Tüm materyalizm genel olarak sabit ses trafiğinin düşme eğilimi içinde olduğu bilinmekle beraberce ülkemizde düşüşün sayı henüz yetişkin olduğu görülüyor. Örneğin; Türkiye’dahi toplam trafiğin %1,6’sı sabit, %98,4’ü mobil trafik iken, İngiltere’dahi sabit trafik %19,14 mobil trafik %80,86 ve Avrupa Birliği’nde ise sabit trafik %20,37 mobil trafik %79,63’inci. Türkiye’dahi sabit trafikteki sayı hızlı düşüşün temel sebebinin pazardaki rekabet eksikliği olduğunu söylemek gerekiyor. Zira rekabetin gelişmediği pazarlarda, pazara yeni giren işletmecilerin fiyat ve kalite üzerindeki rekabetçi baskılarının sınırlı olması yerleşik işletmecinin Ar-Ge, yatırım ve tarife gibi sektörü büyütecek kararlarını olumsuz yönde etkiliyor”.
class=”medyanet-inline-adv”>
Yeni Yatırımlarla Büyüyecek Fiber Altyapı Gelecek İçin Çok Önemli
2020 yılında 82,4 Milyon olan toplam genişbant sürdürümcü sayısının 2021 yılında 88,1 Milyona ulaştığı açıklanmıştı. Ancak rapora bakıldığında, 2013 yılından sonra fiber sürdürümcü sayısındaki artım hızının ciddi ölçüde yavaşladığı görülüyor. 2021 yılı sonuna gelindiğinde artım hızının %5,8’açınık düşmesi uyanıklık çekiyor. TELKODER, fiber sürdürümcü sayısının kayda üstün oranda arttırılabilmesi için, fiber şebekenin hızla yaygınlaşması ve yerde kapsamda, yerli ve yabancı yatırımcıların fiber su kurma çalışmalarının önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini değerlendiriyor.
Toplam sabit genişbant aboneliği içinde fiber sürdürümcü sayısının oranı incelendiğinde 2021 yılı sonunda yerde oranın %26 olduğu ortaya çıkıyor. OECD verilerine göre ise yerde oran Kore’dahi %85, Litvanya’bile %77, İspanya’bile %76, Finlandiya’bile %58, Estonya’bile %43, Fransa’bile %40 olarak tespit ediliyor. Türkiye mevcut merkezde %32 olan OECD ortalamasının bile altında kalıyor.
class=”medyanet-inline-adv”>
Fiber uzunluklarına bakıldığında ise 2012 yılından sonra Türk Telekom’un fiber km artım oranının yavaşlamış olduğu açık görülüyor. 2009-2021 yılları arasında yani 12 yılda Türk Telekom fiber şebekesi %185,7 büyürken seçenek işletmecilerin fiber şebekelerinin %512,97 büyümesi raporda oldukça şaşırtıcı tek tespit olarak nitelendiriliyor. Düzenleyici tedbirlere ve ekonomik avantajlara rağmen Türk Telekom’un fiber şebekesinin yeteri kadar nema göstermediğine vurgu yapılan raporda düzenlemelerin uygulanmasının etkisiz kalması nedeniyle seçenek işletmecilerin istedikleri yatırımları yapamadıkları ifade ediliyor. Yeni yatırımların önünün açılmasının ve fiber yatırımlarının teşvik edilmesinin ülkemize global rekabette yetişkin güç katacağı belirtiliyor.
Uydu Haberleşmesi Çok Büyük Fırsatlar Barındırıyor
TELKODER Raporu, 2021 yılsonu itibariyle 15.163 uydu haberleşme hizmetleri abonesi bulunduğunu ortaya koyuyor. Türkiye üzerindeki uydu kapasitesi dikkate alındığında sürdürümcü sayısının geçtiğimiz yıllardaki gibi hala sayı az olması uyanıklık çekiyor. Çalışmada ayrıca, uydu sektörümüz ve onunla beraberce TÜRKSAT’ın iç ve hariç piyasadaki fırsatları kaçırdığı bile net arifane aktarılıyor. Bu doğrultuda, Uydu Haberleşme Sektörümüzün önünde yetişkin imkânlar olmasına rağmen, ihtiyaçların bile durduğu tek ortamda, gerekli adımların atılamadığı vurgulanıyor.
Geçtiğimiz yılki raporda olduğu gibi 2021 raporunda bile Dünya Elektronik Haberleşme Gelirleri/Uydu Haberleşme Gelirleri ve Türkiye’nin Elektronik Haberleşme Gelirleri/Uydu Haberleşme Gelirleri karşılaştırılmasına uyanıklık çekilerek çevre ülkeleriyle nitelik tek anıtsal yakalayabilmemiz için uydu sektörümüzün en rengi 10 kat büyümesi gerektiğine vurgu yapılıyor.
Yerli Veri Merkezleri Daha Fazla Desteklenmeli
TELKODER hazırladığı raporda veri merkezlerinin önemine uyanıklık çekiyor. Dünyada sadece az yetişkin işletmecinin içinde durduğu rekabetin, gerek bölgesel gerekse küresel veri ve biçimleri hizmetleri pazarını şekillendirdiği, teknik dünyasında köklü dönüşümlere neden olduğu paylaşılıyor. Yurttaşlarımız, üniversitelerimiz, kamu kurumlarımız ve şirketlerimiz, yerde yetişkin işletmecilerin yurtdışında bağcıklı veri merkezlerine veri tabanlarını yükleyerek, sanal sunucu, açınık-posta, veri depolama gibi sayı hizmeti kullanmak durumunda kalıyorlar. Bu hâl ülkemiz için başdu veri güvenliği olmak üzere sayı tehlike ve riskler doğuruyor. TELKODER yerde nedenle, konuyu her yönüyle ele saha (Veri Güvenliği, Kişisel Verilerin Korunması, Ticari Verilerin Korunması, Siber Güvenlik vb.) ve bazen uluslararası şirketlerin tekel davranışlarının önüne geçmek namına çabucacık Ulusal Veri Stratejimizi oluşturması gerektiğini savunuyor.
Veri Merkezi Stratejisine ilişkin raporda şu satırlara yer veriliyor: “Bu noktada en önemli hususların başında gelen konu; Microsoft Azure, Amazon AWS, Google ve Alibaba Cloud gibi yetişkin işletmecilerin Türkiye’dahi bağcıklı veri merkezi işletmecileri ile iş birliği yapmalarıdır. Ancak yerde sayede, kendi ekosistemimizi oluşturmuş, yurttaşlarımıza, üniversitelerimize, kamu kurumlarımıza ve şirketlerimize kendi topraklarımızda istedikleri hizmeti vermiş, vergisini devletimize ödeyen veri merkezi işletmecilerimizi büyütmüş ve en önemlisi dahi verilerimizi güven altına algan olabiliriz. Veri Merkezleri için Dijital Serbest Bölgeler oluşturulmalıdır. Dijital hizmet ihraç edebilmemiz açısından “Dijital Serbest Bölgeler” kavramının çalışılması ve hayata geçirilmesi ihtiyacı mevcuttur. 5 yıl süre ile veri merkezi personelinin gelir vergisinden %100 muafiyeti sağlanmalıdır. Sıfır maliyetli, uygun fiziksel şartlara sahip tarımsal/kampüs imkânı tanınmalıdır. Türkiye dışına satacağı servislerin gelirlerinde %100, Türkiye içerisine satacağı servislerin gelirlerinde %50 oranında vergi muafiyeti sağlanmalıdır. Anlaşmalı üniversiteler ve kurumlardan gerekli teknik personelin yetiştirilmesi şartı ile yerde personelin maaşlarında %50 oranında mevki desteği verilmelidir. Yeni yapılacak Veri Merkezleri, en rengi Uptime Institute, ANSI/TIA veya BICSI Tier III isteklerini karşılayacak nitelikte olmalıdır. Bu konuda Türk Standartları Enstitüsü (TSE), ülkemizin kendine ilgili Veri Merkezi Standartlarını oluşturmalıdır”.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.