Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesinde geliştirilen yazılımla donanımlı tabipler yetişecekRecep Tayyip Erdoğan Üniversitesinde geliştirilen yazılımla, tıp fakültesi öğrencilerinin tecrübeleri artırılarak fakülteden donanımlı biçimde mezun olmaları hedefleniyor.
Üniversitenin Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Kenan Kamburoğlu öncülüğündeki 5 mühendisin yer aldığı Klinik Simülasyon Eğitim Merkezinde bir yazılım geliştirildi.
Kamburoğlu ve takımı, Samsun Çarşamba Havalimanı’nda düzenlenen TEKNOFEST KARADENİZ’de yazılımı tanıttı.
Medikal aygıtlarla eşleştirilen yazılımla, oyuncak bebek üzerinde hastalıklar canlandırılarak, tıp fakültesi öğrencilerinin daha fazla tecrübe kazanmasına imkan sağlanıyor.
Yazılımla tıbbi simülasyonlar yaparak tıp fakültesindeki eğitim düzeyini yükseltmeyi hedeflediklerini lisana getiren Kamburoğlu, “Eğitim denince akla birinci bilgi geliyor lakin medikal yanlıştaki en kıymetli eksiklik uygulamalarda, kriz idaresinde, bağlantıda, liderlik hünerlerinde oluyor. Bunu daha düzgün yapabilmenin en uygun yolu simülasyonlarla senaryolar işlemek. Biz bunları fazlaca daha taşınabilir, rastgele bir simülasyon merkezine muhtaçlık olmadan, her yerde eğitim verebilecek hale getiriyoruz. Ayrıyeten bunu daha uygun fiyatlı hale getiriyoruz.” diye konuştu.
Mevcut simülatörlerin akıllı içeriğe sahip olduğunu, geliştirdikleri yazılımda ise bütün medikal aygıtlarla hastalıklar içinde bağ kurduklarını anlatan Kamburoğlu, “Burada mekanik ventör simülatörü, hasta monitörü, kendi yaptığımız dijital eğitim steteskobu, senaryo modüllerimiz var. Bunları öğrencinin eğitim sırasında gerçek ya da yanlış yapmasına bakılırsa, hastanın güzele ya da berbata gitmesini sağlayacak bir orta yüzümüz var. İnşallah sıhhat işçisinin daha yeterli eğitilmesini sağlayacak.” tabirini kullandı.
“Çok daha gerçekçi eğitimler yapabiliyorsunuz”
Kamburoğlu, yazılımı bir “beceri maketi” olarak değerlendirdiklerini belirterek şöyleki devam etti:
“İçinde elektronik devre yok. Kendi yaptığımız eserlerle bebeğin kalbini, teneffüsünü, bağırsak seslerini dinleyebilirsiniz, ölçümler yapabilirsiniz. bu biçimdece fazlaca daha gerçekçi eğitimler yapabiliyorsunuz. Bebeğin üzerine yapıştırılan çıkartmalardan, yazılımımız yardımıyla hangi geri dönüşleri alabileceğimizi belirleyebiliyoruz. Bu maketin içine hoparlör koymamız gerekmiyor.”
Tıp fakültesi öğrencilerinin kimi hastalıkları hiç görmeden okuldan mezun olabildiğinin altını çizen Kamburoğlu, şunları kaydetti:
“Eğitim sırf bilgi transferi biçiminde oluyor ancak burada olağanda eğitimini vermekte ve ölçmekte epeyce zorlandığımız hünerler de yapılabiliyor. örneğin bir hastanede nazaranbileceğiniz hastalıklar hudutlu oluyor. örneğin mezun olana dek hiç anafilaksi (çeşitli zehir, besin hususu ya da ilaçların kullanması daha sonrasında meydana gelen ağır bir alerjik reaksiyon) görmeyen öğrenci olabiliyor. Lakin bununla öğrenciye, anafilaksiyi anında oluşturabilirsiniz. Öğrenci anafilaksiye müdahale ettiğinde, nerelerde kusur yaptığını söyleyebilirsiniz. Gerçek hayatta ise gerçek bir hastaya müdahale ettiğinde hasta üzerinde olumsuz sonuçlar olabilir.”
Kaynak: AA / Kemal Ceylan – Sıhhat
Üniversitenin Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Kenan Kamburoğlu öncülüğündeki 5 mühendisin yer aldığı Klinik Simülasyon Eğitim Merkezinde bir yazılım geliştirildi.
Kamburoğlu ve takımı, Samsun Çarşamba Havalimanı’nda düzenlenen TEKNOFEST KARADENİZ’de yazılımı tanıttı.
Medikal aygıtlarla eşleştirilen yazılımla, oyuncak bebek üzerinde hastalıklar canlandırılarak, tıp fakültesi öğrencilerinin daha fazla tecrübe kazanmasına imkan sağlanıyor.
Yazılımla tıbbi simülasyonlar yaparak tıp fakültesindeki eğitim düzeyini yükseltmeyi hedeflediklerini lisana getiren Kamburoğlu, “Eğitim denince akla birinci bilgi geliyor lakin medikal yanlıştaki en kıymetli eksiklik uygulamalarda, kriz idaresinde, bağlantıda, liderlik hünerlerinde oluyor. Bunu daha düzgün yapabilmenin en uygun yolu simülasyonlarla senaryolar işlemek. Biz bunları fazlaca daha taşınabilir, rastgele bir simülasyon merkezine muhtaçlık olmadan, her yerde eğitim verebilecek hale getiriyoruz. Ayrıyeten bunu daha uygun fiyatlı hale getiriyoruz.” diye konuştu.
Mevcut simülatörlerin akıllı içeriğe sahip olduğunu, geliştirdikleri yazılımda ise bütün medikal aygıtlarla hastalıklar içinde bağ kurduklarını anlatan Kamburoğlu, “Burada mekanik ventör simülatörü, hasta monitörü, kendi yaptığımız dijital eğitim steteskobu, senaryo modüllerimiz var. Bunları öğrencinin eğitim sırasında gerçek ya da yanlış yapmasına bakılırsa, hastanın güzele ya da berbata gitmesini sağlayacak bir orta yüzümüz var. İnşallah sıhhat işçisinin daha yeterli eğitilmesini sağlayacak.” tabirini kullandı.
“Çok daha gerçekçi eğitimler yapabiliyorsunuz”
Kamburoğlu, yazılımı bir “beceri maketi” olarak değerlendirdiklerini belirterek şöyleki devam etti:
“İçinde elektronik devre yok. Kendi yaptığımız eserlerle bebeğin kalbini, teneffüsünü, bağırsak seslerini dinleyebilirsiniz, ölçümler yapabilirsiniz. bu biçimdece fazlaca daha gerçekçi eğitimler yapabiliyorsunuz. Bebeğin üzerine yapıştırılan çıkartmalardan, yazılımımız yardımıyla hangi geri dönüşleri alabileceğimizi belirleyebiliyoruz. Bu maketin içine hoparlör koymamız gerekmiyor.”
Tıp fakültesi öğrencilerinin kimi hastalıkları hiç görmeden okuldan mezun olabildiğinin altını çizen Kamburoğlu, şunları kaydetti:
“Eğitim sırf bilgi transferi biçiminde oluyor ancak burada olağanda eğitimini vermekte ve ölçmekte epeyce zorlandığımız hünerler de yapılabiliyor. örneğin bir hastanede nazaranbileceğiniz hastalıklar hudutlu oluyor. örneğin mezun olana dek hiç anafilaksi (çeşitli zehir, besin hususu ya da ilaçların kullanması daha sonrasında meydana gelen ağır bir alerjik reaksiyon) görmeyen öğrenci olabiliyor. Lakin bununla öğrenciye, anafilaksiyi anında oluşturabilirsiniz. Öğrenci anafilaksiye müdahale ettiğinde, nerelerde kusur yaptığını söyleyebilirsiniz. Gerçek hayatta ise gerçek bir hastaya müdahale ettiğinde hasta üzerinde olumsuz sonuçlar olabilir.”
Kaynak: AA / Kemal Ceylan – Sıhhat